kekemelik-tedavisi-ve-süreci

Kekemeliği olan çocuğuma tedavi ve terapi sürecinde nasıl yardım edebilirim?

Kekemeliği olan çocuklar kontrol edemedikleri bir akıcısızlık problemi yaşamaktadırlar. Her çocukta takılmalar farklı şekillerde görülebilir. Halk arasında kekemelik olan kabul edilen takılma şekli genel olarak tekrarlar olarak adlandırılan, seslerin ya da hecelerin birden çok kere tekrar edildiği durumlardır:

  • “ka-ka-ka-kapıyı kapat anne” ya da
  • “o-o-o-o-onu bana ver” gibi.

Sıklıkla ailelerin düşündüğünün aksine kekemelik taklit edilebilecek, özenilecek, hoşa giden ve kızmakla durdurulabilecek birşey değildir. Takılma anlarında çocuklarına:

  • “öyle konuşma”,
  • “niye öyle konuşuyorsun, güzel konuş ama”,
  • “eğer güzel konuşursan sana hediye alırım”,
  • “ güzel konuşmazsan seni gezmeye götürmem”,
  • “dur, nefes al da konuş”,
  • “sakin ol biraz”

gibi sözel uyarılarda bulunan ebeveynler doğru yapıyor olduklarına inanırlar ancak bunlar yanlıştır. Peki o zaman, kekemelik tedavisinde çocuklarına destek olmak isteyen ebeveynler neler yapabilir?

Sabırla çocuğunuzu dinleyin.

Çocuğunuz konuşurken onu sonuna kadar dinlemeye ve konuşmalarını bölmemeye özen gösterin. Eğer çocuğunuz takılırsa onun yerine sözcüklerini tamamlamadan sabırla onun söylemek istediklerini söylemesine izin verin. Böylece çocuğunuz kendisini baskı altında hissetmez ve dinlendiğini bilmek onu rahatlatır.

kekemelik tedavi ve terapi süreci

Çocuğunuzun ne söylediğine odaklanın, nasıl söylediğine değil.

Çocuğunuzun söylediklerinin sizin için değerli olduğunu ona hissettirin. Eğer sürekli nasıl konuştuğuna odaklanır ve çocuğunuzu sadece takılıp takılmayacağını görmek için dinlerseniz, çocuğunuzun size anlatmak istediği şeyleri kaçırır ve onunla doğru bir iletişim kuramazsınız. Çocuğunuzun sizinle iletişim kurmaya devam etmesi için sizin bu iletişimden zevk aldığını hissetmesi gerekir. Unutmayın önemli olan paylaşımdır.

Konuşma hızınızı yavaşlatın.

Çocuğunuzla konuşurken konuşma hızınızı azaltın. Soru sorduğunuzda çocuğunuza cevap verebilmesi için ihtiyacı olan süreyi verin ve aceleniz olmadığını ona hissettirin ya da açıkça belirtin; “benim hiç acelem yok seni dinliyorum” vb. Eğer siz hızlı konuşursanız, çocuğunuz da kendini sizin hızınıza ayak uydurmak zorunda hisseder ve bu onun takılmalarını arttıracaktır. Hızınızı düşürmekte zorlanıyorsanız, cümleler arasında geçiş yaparken biraz daha fazla durmayı deneyebilirsiniz. Bu teknik kekemelik tedavisine yardımcı olmaktadır.

Sözel ya da fiziksel tepkileriniz dikkat edin.

Takılmaları sırasında çocuğunuzun fark edebileceği şekilde vereceğiniz sözel (oflamak, kızmak, uyarıda bulunmak vb.) ya da fiziksel tepkiler ( yüzünüzü buruşturmak, dudağınızı ısırmak, gözünüzü kapatmak vb.) çocuğunuza ‘takılmak kötüdür’ mesajını verecek ve çocuk kendini suçlu hissedecektir. Buna ek olarak bu tepkileri almamak ya da kötü birşey yapmıyor olmak adına çocuğunuz sizinle daha az iletişim kurmaya başlayabilir. Yapılacak en iyi şey takılma anlarında diğer zamanlardan farksız bir şekilde çocuğunuzla iletişim kurmaya devam etmektir.

Sürekli olarak soru sormayın.

Çocuğunuza sürekli olarak bir soru yöneltmek onu bir baskı altına sokabilir ve bu baskı durumu takılmalarını arttırabilir. Bu durumda çocukta hem hemen cevap verme hem de doğru cevap verme kaygısı oluşabilir. Burada temel amaç çocuğun rahat bir şekilde iletişime devam etmesini sağlamaktır. Takılmaların çok olduğu zamanda soru sormak yerine daha çok dinlemeyi tercih edin. Son olarak çocuğunuzla kurduğunuz iletişimin tadını çıkarın. Onun dediklerine kulak verin. Çocuğunuz sizinle konuşurken kendisini stres altında hissetmezse, hem iletişime daha açık, hem de daha rahat olacaktır. Bütün bu noktalara dikkat ettiğiniz takdirde kekemelik tedavi ve terapi süreci daha verimli geçecektir.

 

Leave a Comment