otizm-ile-yaşam

Yaygın gelişimsel bozukluk (YGB) veya daha bilinen adıyla Otizm, gelişimsel bir bozukluktur. ve tanısı genellikle 0-3 yaş arasında koyulmaktadır. Bu bozukluğa sahip olan çocukların gelişimlerinde maalesef farklılıklar ve gecikmeler olmaktadır. Ailelerin dikkatlerini çeken ve doktora başvurmalarına sebep olan öncelikli belirti genellikle çocukların konuşma gelişiminde gözlenen gecikmeler ve isimleri ile seslenildiklerinde cevap vermiyor oluşlarıdır.

Son yıllarda yapılan araştırmalar otizmin

  • nörogelişimsel bir bozukluk olduğunu,
  • oluşmasında genetik etkinin önemli bir yere sahip olduğunu, ve son olarak
  • çevresel etkilerin de süreçte etkili olduğunu ortaya koymaktadır.

Ancak otizm halen çözülebilmiş, tam olarak anlaşılabilmiş ve dolayısı ile tedavisi bulunmuş bir bozukluk değildir.

Günümüzde otizmli çocukların gelişim aşamalarını desteklemek için en etkili olduğu kabul edilen yegane yöntem sürekli, yoğun ve uzmanlarca veilen eğitimdir. Otizmli çocukların eğitim ve takip süreçlerini birçok farklı uzmanlık alanından oluşmuş bir ekip takip etmelidir. Bu ekibin içinde

  • nörolog,
  • çocuk psikiyatristi,
  • özel eğitim uzmanı,
  • ergoterapist ve
  • dil ve konuşma terapisti olmalıdır.

Otizmde gözlenen başlıca sıkıntılar, sosyal etkileşim ve etkileşim bozuklukları ile sınırlı ve tekrar eden  davranışlardır. Sosyal iletişim bozukluklarında;

  • ortak ilgi ve cevap/karşılık verebilme kabiliyetindeki eksiklikler,
  • sözel ve sözel olmayan dili sosyal etkileşim için kullanma becerilerindeki eksikliklerden bahsedilebilir.

Sınırlı ve tekrarlayan davranışlar, aktiviteler ve ilgileri ise şöyle gözlenebilir;

  • tekrarlayan konuşma ve motor hareketler,
  • nesnelerin hep aynı şekilde kullanımı,
  • değişikliklere tahammülsüzlük,
  • sınırlı ilgiler ve uyaranlara az ya da çok duyarlı olmak.

Otizm belli tanılama kriterleri ile tanımlanmıştır ve tanı koyarken bu kriterlerin varlık ve yokluklarına göre kesin otizm tanısına ya da otizm şüphesi ve takibine karar verilmektedir. Otizm tanısı ancak bir nörolog ya da çocuk psikiyatristi tarafından koyulabilmektedir.

Dil ve konuşma terapistlerinin yaygın gelişimsel bozukluk tanısını koyma yetkisi yoktur. Ancak otizmde gözlenen en temel davranışlardan olan iletişim ve dilin kullanımındaki eksiklikler nedeni ile yaygın gelişimsel bozukluğu olan her çocuğun bir dil ve konuşma terapisti değerlendirmesinden geçmesi gerekmektedir.

Değerlendirme sonucunda terapist, eğer çocuğun dil terapileri için hazır olmadığı, öncelikli edinilmesi gereken becerilerde giderilmesi gereken eksiklikleri olduğuna karar verirse direkt olarak terapilere başlamak yerine belirli aralıklarla çocuğu değerlendirerek gelişimini takip etmeye; ya da çocuğun hazır olduğunu düşünüyorsa dil ve konuşma terapilerine başlamaya karar verebilir.

Leave a Comment